Türkiye’de sanayi üretimi, mayıs ayında dış ticaret performansındaki toparlanmaya paralel olarak yükseliş gösterdi. Özellikle ihracat sektörlerinde gözlemlenen hareketlilik, üretim bandına doğrudan yansıdı. İşte sanayi üretimindeki artışın detayları ve sektörel etkileri…
Türkiye ekonomisinin büyüme dinamikleri açısından en önemli göstergelerden biri olan sanayi üretimi, mayıs ayında ihracattaki artışa paralel olarak ivme kazandı. Açıklanan son verilere göre, hem yıllık hem de aylık bazda pozitif seyreden üretim verileri, ekonomide üretim ve dış talep odaklı bir toparlanmanın sürdüğünü gösterdi.
Özellikle ihracata yönelik çalışan sektörlerdeki üretim artışı, dış pazarlardan gelen talebin güçlü kaldığını ortaya koyuyor. Bu durum, hem sanayicilerin yatırım ve üretim kararlarını hem de istihdamı doğrudan etkiliyor.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan verilere göre;
İmalat sanayi alt kalemlerinde özellikle otomotiv, gıda, tekstil ve makine sektörlerinin öne çıktığı görüldü. Bu sektörler aynı zamanda Türkiye’nin dış ticaret dengesine pozitif katkı yapan kalemler arasında yer alıyor.
Sanayi üretimindeki toparlanmanın arkasında, özellikle Avrupa ve Orta Doğu pazarlarına yönelik ihracat artışının etkili olduğu belirtiliyor. İhracatçılar, bu dönemde birçok kalemde sipariş artışı yaşandığını ifade ederken, yeni pazar arayışlarının da üretim hacmini desteklediği kaydediliyor.
Bazı öne çıkan ihracat odaklı sektörler şunlar oldu:
Sanayi üretiminin sektörlere göre dağılımında farklılıklar gözlemlendi. Mayıs ayı itibarıyla şu sektörlerde belirgin üretim artışları yaşandı:
İmalat sanayi, Türkiye’nin toplam sanayi üretiminin yaklaşık %85’ini oluşturduğu için bu alandaki artış, genel tablo üzerinde belirleyici oldu.
Sanayi üretimindeki artış, kapasite kullanım oranlarına da doğrudan yansıdı. Özellikle ihracat bağlantılı çalışan işletmelerde üretim kapasitesinin %75-80 bandına yükseldiği belirtildi. Bu oran, yatırım kararları açısından olumlu sinyal olarak değerlendiriliyor.
Sanayiciler, gelen talebin kalıcılığı durumunda yeni yatırımlar ve makine parkurlarında genişlemeye gidebileceklerini belirtiyor. Ayrıca, istihdam artışı ve yeni iş gücü ihtiyacı da gündeme geliyor.
Sanayi üretimindeki yükseliş, yılın ikinci çeyreği için ekonomik büyüme beklentilerini de olumlu yönde etkiliyor. Ekonomistler, ihracat odaklı büyüme modelinin sürdürülebilir kılınması durumunda, yıl sonu büyüme hedeflerinin yakalanabileceği görüşünde.
Sanayi üretimindeki artışın Türkiye’nin GSYH üzerindeki etkisi doğrudan ve hızlı oluyor. Bu nedenle üretimdeki ivmenin sürmesi, makroekonomik denge açısından kritik önem taşıyor.
Her ne kadar mayıs ayında sanayi üretiminde pozitif bir tablo ortaya çıksa da, sektör temsilcileri bazı risklere dikkat çekiyor:
Bu faktörler, önümüzdeki dönem üretim eğilimlerini etkileyebilecek başlıca unsurlar olarak görülüyor. Ancak mevcut koşullarda ihracata dayalı üretim stratejisi, kısa vadede büyümenin itici gücü olmaya devam ediyor.
ChatGPT’ye sor
Güneri Motors, İvedik OSB’deki 3 000 m²’lik ileri teknoloji üssünde otuz yılı aşan Mitsubishi yetkili…
Verimli baskı altyapısı, sadece cihaz yatırımıyla değil, sarf malzemelerinin doğru yönetimiyle tamamlanır. Uzun vadeli maliyet…
Emeklilik hayali kuran milyonlarca kişiyi ilgilendiren yeni düzenleme sinyali geldi. 10, 12 ve 15 yıl…
Türkiye, ulaşım altyapısını modernize etmek amacıyla raylı sistem projelerine 500 milyon TL’lik özel bir destek…
Haziran 2025 dönemine ait enflasyon beklentileri ve TÜİK'in resmi açıklama takvimi ekonomi gündeminin odağında. İşte…
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, evde bakım maaşlarının hak sahiplerinin hesaplarına yatırıldığını…